17 Temmuz 2007 Salı

LİDYALILAR


Bu yöreye daha M.Ö. 4. binyılda yerleşilmişse de, Lidya halkının ne zaman geldiği açık değildir. Hint-Avrupa ailesine bağlı bir dil konuşan bu halkın, Lidya’da M.Ö. 2. binyılın ikinci yarısından sonra yaşadığı bilinmektedir. M.Ö. 1500’lerde Atys hanedanının yönetmeye başladığı Lidya’da, daha sonra iktidara sırasıyla Heraklid (Herakleides) ve Mermnad (Mermnadai) hanedanları geçti. Homeros’un Mainoialılar diye söz ettiği Lidyalılar Troya Savaşı’nda Yunanlara karşı Troyalıların yanında yer aldılar.M.Ö. 680’de Gyges ile başlayan Mermnad hanedanı döneminde Lidya Devleti gittikçe güçlendi ve yayılmacı bir politika izlemeye başladı. M.Ö 7. yüzyılın ilk yarısı içinde ülke üç kez Kimmer saldırısına uğradı. Ardys, Sadyattes ve Alyattes’ten (M.Ö. 619-y. 560) sonra tahta çıkan son Mermnad kralı Kroisos (M.Ö. 10 y. 560- 546) zenginliğiyle ünlüydü. Onun yönetimi sırasında Lidya doğuda Halys’e (Kızılırmak) kadar uzanan büyük bir devlet durumuna geldi. Bu devlete M.Ö 547/46’da başkent Sardes’i ele geçirerek yakıp yıkan Pers kralı II. Kyros (Büyük) son verdi. Ülke bu tarihten M.Ö. 334’e değin Perslere bağlı kaldıktan sonra İskender’in (Büyük) eline geçti. Onun ölümü (M.Ö. 323) üzerine komutanlarından Lysimakhos’un, M.Ö. 282’de 1. Selevkos’un, daha sonra da III. Antiokhos’un egemenliğine girdi. M.Ö. 188’de Romalılarla III. Antiokhos arasında yapılan Apameia Barışı sonrasında Pergamon (Bergama) kralı II. Eumenes’e verildi. M.Ö. 133’te Roma’nın Asya Eyaleti’ne bağlandı.Lidya’mn en önemli kenti Sardes’tir. Tmolos Dağlarının (Bozdağlar) kuzey eteklerinde, Hermos İrmağı vadisinin bereketli topraklarında kurulu olan kentin içinden akarak Hermos’a karışan Paktolos (Sart) Çayının suları altın içermesi nedeniyle eskiçağda ün kazanmıştı. Tarihte ilk sikkeleri altın ve gümüşten Lidyalılar dökmüşlerdi. Altın dökümhanelerinin bulunduğu Sardes’te en önemli endüstri dokumacılıktı. Tmolos Dağlarının güney eteklerinde Kaystros Irmağı vadisi içindeki en önemli Lidya kenti ise Hypaipa’ydı. Bu kent yün dokumacılığı ve kök boyalarıyla tanınırdı. Misya sınırındaki Thyateria (bugün Akhisar) kenti yüncülük, yün boyacılığı ve dericilikte ileri gitmişti. Bölgenin doğusu ve Hermos Irmağının kaynaklarına yakın bölümü Katakekaumene adını taşıyordu. Yanık ülke anlamına gelen bu ad, yöredeki volkanik araziden kaynaklanıyordu. Katakekaumene’nin şarapları çok lezzetli ve ünlüydü. Lidya’nın doğudaki en tanınmış kenti Philadelpheia (bugün Alaşehir), Pergamon kralı Eumenes’in kardeşi Attalos Philadelphos tarafından kurulmuştu ve eskiçağda sık sık deprem felaketine uğramıştı. Maionia, Iulia Gordos (bugün Gördes), Saittai ve Silandos (bugün Karaselendi) yörenin başka kent ve kasabalarıydı.Akdeniz ikliminin egemen olduğu Lidya bölgesinde özellikle Hermos ve Kaystros ırmaklarının vadileri Antik Çağda da günümüzdeki gibi zengindi. Bugün tütün, pamuk, meyve ve üzüm bağlarının yer aldığı Lidya vadileri, o zaman geniş otlaklarla kaplıydı. Fmdık, nar, elma, kestane ve ceviz ağaçlarının bulunduğu Tmolos Dağlarında, şarapçılıkta kullanılan üzüm de yetiştiriliyordu. Gene bu dağlardan toplanan safrandan yapılan kokular, Antik Çağda sevilen lüks tüketim malları arasında ön sırayı alıyordu. Maden bakımından da zengin olan Tmolos’tan gümüş, bakır, boya yerine kullanılan arsenik ile ilaç yapımında kullanılan antimon çıkarılıyordu. Bölgede başka maden zenginliği de cıva idi. Vadisinin doğusunda eskiçağın en kaliteli cıva yatakları bulunuyordu. Cıvadan methal levhaları parlatarak ayna yapmakta yararlanıyordu. Lidya’nın dokuma ve battaniyeleri de çok ünlüydü.

Ana Britannica

Hiç yorum yok: