29 Aralık 2007 Cumartesi
DİNAZORLARIN YOK OLUŞU
Bilim adamları, dinazorların, dünyaya göktaşının çarpmasından önce yok olmak üzere olduğunu bildirdi. Yeni Zelanda'nın Massey Üniversitesi'nden Profesör David Penny ile Oxford Üniversitesi'nden evrim uzmanı Dr. Matt Phillips, ''Trends in Ecology and Evolution'' adlı Yeni Zelanda dergisindeki makalelerinde, dinozorların neslinin tükenmesine yol açan göktaşı teorisinin yeniden gözden geçirilmesi yönünde görüş bildirdi.
Yeni Zelanda'nın Massey Üniversitesi'nden Profesör David Penny ile Oxford Üniversitesi'nden evrim uzmanı Dr. Matt Phillips, ''Trends in Ecology and Evolution'' adlı Yeni Zelanda dergisindeki makalelerinde, dinozorların neslinin tükenmesine yol açan göktaşı teorisinin yeniden gözden geçirilmesi yönünde görüş bildirdi.
Bilim adamları, ''Jeofizikçiler 25 yılda, dinozorlar ile pterozorların neslinin tükenmesinin başlıca nedeninin dünyaya göktaşı çarpması olduğu konusunda en ufak bir kanıt ileri sürmedi'' dedi.
Dinozorların neslinin dünyaya göktaşının çarpması yüzünden tükendiğini ifade eden teoride, ''kuşlar ve memelilerin, 65 milyon yıl önce 'Kretase' (Tebeşir Dönemi: 136-65 milyon yıl önce) sonunda göktaşının dünyaya çarpmasından sonra yeryüzünde gelişmeye başladığı'' ifade ediliyor.
Bilim adamları, 80-90 milyon yıl önce çeşitlenmeye başlayan kuşlar ile memelilerin, 20-30 milyon yıl önce sayıca dinozorların önüne geçmeye başladığını belirtti.
David Penny, ''dinozorların neslinin tükendiği dönem ve kuşlar ile memelilerin çoğaldığı dönemin belirlenmesi amacıyla, fosillerin incelenmesi yoluyla, farklı türdeki dinozorların, kuşların ve memelilerin yeryüzünde yaşadığı dönemin öğrenilebileceğini'' kaydetti.
Kaynak:www.onlinefizik.com
28 Aralık 2007 Cuma
Hiroşima ve Nagazaki
Saat 07:25'te Enola Gay 26.000 feet irtifada Hiroşima üzerindeydi. Saat 08:00'de Japon radarları bir kez daha Hiroşima üzerinde seyreden 2 adet B-29 tespit ettiler. Radyo istasyonlarından tekrar yapılan uyarılarla herkesin sığınaklara gitmesi istenildi. Ama ilk yapılan uyarının sonuçsuz çıkması nedeniyle insanlar ikinci uyarıyı ciddiye almadılar. Saat 08:09'da Enola Gay mürettebatı pırıl pırıl sabah güneşi altında Hiroşima şehrini görebiliyorlardı. Artık bombayı bırakma zamanı gelmişti. Hedef, Honkawa ve Motoyasu nehirlerinin kesiştiği noktada yeralan T şeklindeki köprüydü. Bomba, Shima Surgical Hastanesinin üstünde, yerden 1.900 feet (yaklaşık 580 metre) yükseklikte patladı.
Ama ilk anda ölen 70.000 kişi şanslı olanlardı. Çünkü patlamadan yaklaşık yarım saat sonra şiddetli bir yağmur başladı. Şehrin üzerine bir hafta boyunca yağmurla birlikte yağan radyoaktif serpintiler 2 ay içerisinde 70.000 insanın daha ölümüne neden oldu. Rakamlar tam olarak bilinememekle beraber, ilk beş yıl içinde 200.000 den fazla insanın hayatını kaybettiği, onbinlercesinin de sakat kaldığı tahmin ediliyor.
19 Aralık 2007 Çarşamba
Jeanne d’Arc (Jan Dark) uydurma mı?
Yüzyıl Savaşları
Yüz yıl savaşları İngiltere kralı III.Edward'ın Fransa tahtında hak iddia etmesiyle 1337'de başlayan ve ancak 116 yıl sonra 1453'te sona eren savaşlar dizisidir.
Özgeçmiş
Hanedanlık Kargaşası:1314-1328
Savaşın Arifesinde:1328-1337
Philip'in tahta gelmesinden sonra,İngilizler hala Gaskonya'yı kontrol ediyordu.Gaskonya çok faydalı olan tuz ve şarap üretiyordu.O zaman zeamet (tımar) dan ayrı idi.İngiliz toprağında olmasına rağmen Fransız tacını tutuyordu.Onun mülkiyeti iki kral arasında bir savaş kemiği idi.Philip VI ,Edward'ın tanımasını bağımsızlık olarak talep ediyordu.Edward ise babasının kaybettiği toprakları geri almak istiyordu.1329 daki uzlaşma her iki tarafı da memnun etmedi.Yurtta çeşitli problemlerle yüz yüze gelerek,Edward Philip'i Fransa kralı olarak kabul ediyordu.Ve kendisinin Fransa tacındaki hakkınfan vazgeçiyordu.Gerçekte İngiliz'ler Gaskonya'yı tutuyordu.1333 de Edward III , David II of Scotland (David II 5 Mart 1324-22 Şubat 1371 İskoç Kralı) ile şavaşa gitti.Fransa Auld Alliance (İskoçya-Fransa birliği,bu birlik özellikle İngiltere'ye karşı olmaya amaçlıyordu.İlk defa böyle bir anlaşma Paris'te 23 Ekim 1295 de imzalandı)birleşmesi altında idi.Ve İskoç Bağımsızlığı'nın İkinci Savaşı (Second War of Scottish Independence) başladı. FransaPhilip, Birleşik Krallık dikkatini kuzey tarafa yoğunlaştırdığında,Gaskonya'yı tekrar elde etme fırsatını gördü.Mamafih savaş çabuk bir şekilde İngiltere tarafı için başarı idi.Ve David,Fransâ'ya kaçmaya zorlandı.Kral Edward ve Edward Balliol (yaklaşık 1282-1364 kısa süreli İskoç kralı) tarafından Temmuzda Halidon Tepesi Savaşı'nda (Battle of Halidon Hill) yenilmesinden sonra.1336 da Philip,David'i İskoç tahtına tekrar getirmek için ve aynı zamanda Gaskonya'yı da ele geçirmek amacıyla plan yapıyordu.
Savaş başladığında,Fransa nüfusu yaklaşık 17 milyondu , buna karşın İngiltere nüfusu 4 milyondu.
Charles VI.altında Fransız zaferleri:1369-1389
Charles hükümdarlık dönemi,düzenli olarak İngiliz geri çekilmesini gördü. Battle of Auray( 24 Eylül 1364, yer Fransa'nın Auray kasabası) savaşın daki İngiliz zaferine rağmen.Britanya dükleri sonunda Fransa tahtı ile arabuluculuk yapıyordu.Breton askeri,Bertrand du Guesclin Yüzyıl Savaşlarında en başarılı generallerden biri haline geldi.
İkinci Barış:1389-1415
*Top ilk kez 1346 Kresty Savaşı'nda İngilizler tarafından kullanılmıştır.
*Ulusal duyguların gelişmesine yol açmıştır.
*Osmanlı Devleti'nin Balkanlar'da rahat ilerlemesine ve Fetret Devri'nde bir saldırıya uğramamasını sağlamıştır.
*İngiltere'de Çifte Gül adı verilen iç savaşlara neden olmuştur(1455-1485).
17 Aralık 2007 Pazartesi
Dünyanın en eski aşıkları
DİYARBAKIR - Ilısu Baraj Gölü altında kalacak olan tarihi eserlerin kurtarılması amacıyla Bismil’de süren 9 kazıdan biri olan Hakemi Use Tepesi’ndeki kazılarda, tarihi eserlerin gün ışığına çıkarılması sürerken, bereketli Mezopotamya toprakları insanlık tarihiyle özdeş olan aşkın ölümsüzlüğüne bir kez daha tanıklık etti.
Kazıda Neolotik (Yeni Taş Çağı) döneme ait mezarda birbirine sarılı ve sevgili oldukları değerlendirilen kadın ve erkek iskeletlerinin bulunduğu mezarın bulunması heyecan yarattı. Bu mezarın geçen yıl İtalya’nın kuzeyinde Verona şehri yakınlarındaki Mantua kazısında gün ışığına çıkartılan ve MÖ 5000’lere tarihlendirilen bir erkek ve bir kadının gömülü olduğu mezardan yaklaşık bin yıl daha eski olduğu bildirildi.
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Halil Tekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hakemi Use Tepesi kazısının 2001 yılından bu yana Ilısu Baraj Gölü altında kalma riski olan arkeolojik kültür varlıklarını kurtarma ve belgelemeye yönelik Diyarbakır Arkeoloji Müdürlüğü başkanlığında, Hacettepe Üniversitesi’nden bir ekiple devam ettiğini anımsattı.
Höyüğün kuzey kesiminde Dicle Nehri ile olan bağlantısını anlamaya yönelik başlattıkları çalışmada, ancak 7. sezonunda ana toprağa ulaşma imkanı bulabildiklerini belirten Tekin, burada Neolotik döneme ait özellikle de tarımcı ve köy topluluğunun önemli bir evresini tespit ettiklerini hatırlattı.
İTALYA’DAKİ AŞIKLARDAN BİN YIL DAHA ESKİ
Tekin, Mezopotamya uygarlığının çok önemli bir döneminin varlığını Türkiye sınırları içerisinde tespit ettiklerini, Geç Neolotik Hassuna dönemine ait birbiriyle bütüncül üst üste kurulmuş 5 köyde tespit ettiklerini bunun yaklaşık 200-250 yıllık bir süreci kapsadığını söyledi.
Yaklaşık MÖ 6 bin 100 tarihlerine ait bu mezardaki iskeletlerin antropologlar tarafından incelenmek üzere Hacettepe Üniversitesine götürüldüğünü belirten Tekin, şöyle konuştu: “Henüz bilimsel çalışmalar sonuçlanmamış olmakla birlikte, otuzlu yaşlarda bir erkek ve yirmili yaşlarda bir kadın, yan yana gömülmüş ve gömme şekillerinden aynı zamanda öldüklerini anlıyoruz. Bireylerin gerçek yaşları ve ölüm nedenleri, geçirdikleri hastalıklar veya belki de ölüm nedenleri bir aşk cinayeti de olabilir. Bunun gibi ayrıntılı bilgiler çalışmalar sonuçlandıktan sonra netleşecek. Başları Güneydoğu’da olan bireylerden erkek olan sırtını kadına dönmüş daha genç olan kadın ise bir elini erkeğin omzuna doğru uzatırken bir bacağını da erkeğin üzerine atmış durumdadır. Geçen yıl İtalya’nın kuzeyinde Verona şehri yakınlarındaki Mantua kazısında gün ışığına çıkartılan ve MÖ 5 binlere tarihlendirilen bir erkek ve bir kadının gömülü olduğu mezardan yaklaşık bin yıl daha eski olan Hakemi Use bireylerinin gerek aynı mezar içinde yer almaları, gerekse yatış biçimleri bunların karı-koca veya sevgili olduklarını düşündürmektedir. Bu ön bilgilerin ışığında Hakemi Use çiftini kazılarda saptanmış Dünyanın en eski aşıklarına ait mezar diyebiliriz. Bugüne kadarki kazılarda saptanmış dünyanın en eski aşıklarına ait mezarı bulduk.”
Kaynak:www.ntvmsnbc.com
11 Aralık 2007 Salı
Hitler Suikastı
6 Aralık 2007 Perşembe
Benito Mussolini (1883 - 1945)
Avrupa’nın ilk faşist lideri olan Benito Mussolini Forli'de doğdu. Gençliğinde öğretmenlik yaptı. 1902'de askerlik yapmamak için İsviçre'ye gitti. 1904'te geri dönen Mussolini 10 sene boyunca gazetecilik yaptı. Birinci Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine orduya yazıldı ve savaşta aktif olarak görev yaptı. Savaşta yaralanan Mussolini Milano'ya döndü ve burada sağ görüşlü Faşizm taraftarı "Il Popolo d'Italia" gazetesinin editörü oldu.
Mussolini'nin başa geçmesiyle baskı ortamı başladı. Duçe Faşist Parti dışındaki diğer partileri kapattı, sendika hareketleri kanun dışı ilan etti, kitapve gazetelere sansür getirdi, eğitimi sıkı kontrol altına aldı ve bunun gibi bir çok düzenleme yaptı. Mussolini tüm ülkeyi tren rayları ve otobanlarla adeta ördü. Çiftçileri sürekli teşvik etti , tarım ve endüstrinin canlanmasını sağladı buna bağlı olarak da İtalya’da işsizlik azaldı. Tüm bunlar Mussolini'nin popülaritesini arttırdı.
5 Aralık 2007 Çarşamba
İNTİHARIN TARİHÇESİ
İlkel toplumlardaki intihar olgusu daha çok kahramanlık türünden olan intiharlardır. İleride değinileceği gibi, Durkheim ilkellerde “elcil” (altruistic) intiharların daha sık olduğunu belirtir. İntiharla ilgili en eski yazıt olan Oedipus Mitolojisindeki Epikaste’in intiharı da bu türden bir intihardır.
Tarihsel süreç içinde intihar oranları genellikle nisbi bir artış göstererek günümüzde önemli toplumsal sorunlardan biri haline gelmiştir. Farklı toplumlarda ve farklı zamanlarda intihar oranlarının artması veya azalması genellikle, toplumsal normların bireyleri etkileme derecesiyle belirlenmiştir. Bu türden toplumsal engelleme veya desteklemeler intihar olgusunun hukuksal boyutunu oluşturmaktadır.
4 Aralık 2007 Salı
SERİ KATİLLER-EDMUND KEMPER(5)
The Co-Ed Killer
“Yalnizca büyükannemi öldürmenin nasil bir his oldugunu merak ettim”
1963 Agustos’unda Edmud Kemper 15 yasindayken, büyükannesinin arkasina geçti ve büyük bir rahatlikla onu basinin arkasindan vurdu. Emin olmak için onu birkaç kez de biçakladiktan sonra sakince büyükbabasinin isten dönmesini bekledi ve sonra da onu vurdu. Nedeni? Polise yaptigi açiklama, “Yalnizca büyükannemi öldürmenin nasil bir his oldugunu merak ettim” şeklindeydi.
Geriye dönüp bakildiginda, bu öldürücü hislerin patlamasi çok sasirtici görünmemektedir. Çocuk yaslarindan itibaren Kemper, annesinin iyimser bir ifadeyle söyledigi üzere “Tam anlamiyla tuhafti.” Çocukken en sevdigi oyunlardan biri, gaz odasinda boguluyormus rolü oynamakti. Kiz kardesinin bebeklerinin kollarini ve bacaklarini kesmekten de büyük zevk alirdi.10 yasina geldigi zaman, bir kediyi palayla parçalayip ayirdigi parçalari gardirobuna koyarak hayvanlara iskence yapmaya bayiliyordu. Baska bir kediyi de canli canli gömmüs, ardindan –cesedi tekrar çikardiktan sonra –basini kesip onu magrur bir sekilde yatak odasinda sergilemistir.
Büyükannesini ve büyükbabasini öldürmesinden sonra akli dengesinin yerinde olmadigina karar verilen Kemper, 1963’te maksimum güvenlikli bir akil hastanesine kapatildi. Yalnizca 6 yil sonra saliverildi. Fiziksel olarak çok çarpici bir degisiklige ugramisti. Artik boyu 2.05, kilosu 150 olan bir insan azmaniydi. Ancak psikolojik olarak, eskisi gibiydi. Nekrofili fantezileriyle dolu, sadist bir psikopat. Akil hastanesinden çiktiktan iki yil sonra Kemper, iki üniversiteli otostopçu kizi arabasina aldi ve onlari issiz bir yere götürüp biçaklayarak öldürdü. Cesetlerini gizlice eve getirdi ve birkaç saat “ödülleriyle” eglendi. Fotograflarini çekti, parçaladi ve iç organlariyla seks yapti. Sonunda vücut parçalarini torbalayip gömdü ve kesik baslari da bir çukura atti. Dört ay sonra baska bir otostopçu genç kizi kaçirdi, onu bogdu, cesedine tecavüz etti, sonra da daha fazla eglenip oyunlar oynayabilmek için cesedini eve getirdi.
Ayni süreç, hepsi de otostop yapan ögrenciler olan 3 kadin kurbanla daha tekrarlanacakti. Kemper öldürmekten açikça zevk aliyor olsa da, onu en çok tatmin eden, kurbanlarini öldürdükten sonra gerçeklestirdigi sapikliklardi. Bütün kadinlarin basini kesmis ve bassiz vücutlariyla seks yapmisti. Ayrica vücutlari parçalayip, bazi “hatiralar” almayi seviyordu. En az iki vakada kurbanlarinin etini yemisti. Bacak etlerini kesip firin makarnasi içinde pisirmisti.1973 yilinin Ocak ayi itibariyle Santa Cruzlu yetkililer “ögrenci katili” adi verilen bir seri katilin serbest dolastigini itiraf etmislerdi, fakat asla yerel polis teskilatindan bir çok arkadas edinen Kemper’den süphelenmediler. Birkaç ay sonra paskalya tatili sirasinda, Kemper, anne katili oldu; uyuyan annesinin basini çekiçle ezdi ve sonra da kesti. Bassiz vücuda tecavüz ettikten sonra çöp ögütücüsüne atti.
Polise daha sonra “yillar boyu bana o kadar çok bagirip çagirdi ve hakaret etti ki bence bu yaptigim çok dogruydu” demistir. Bunlarin ardindan annesinin en iyi arkadasina telefon ederek onu aksam yemegine davet etti. Kadincagiz geldiginde, onun kafasini bir tuglayla ezdi ve cesedi üzerinde alisildik eylemlerini tekrarladi.Paskalya yortusunun o Pazar sabahinda, Kemper bir arabaya atladi ve doguya dogru yola çikti. Colorado’ya gelince, Santa Cruz polis teskilatindaki arkadaslarina telefon edip itirafta bulundu. 8 cinayetten hüküm giyen Kemper’a kendisine hangi cezanin verilmesinin uygun olacagi soruldu. Kulaga makul gelen cevabi,”Iskence ile ölüm” olmustu. Onun yerine, ömür boyu hapis cezasina çarptirildi.
Hakkinda Kitap:The Co-Ed Killer, 1976, Margaret Chaney